Cevap 13) 5510 sayılı Kanun’un 63’ üncü maddesi ile finansmanı sağlanan sağlık hizmetleri ve süreleri açıklanmıştır. Bu kapsamda tedavi süreci tamamlanmasına rağmen tıbbi gerekçeler dışında hastanın yatışının devamının uygun olmadığı aşikârdır. Bu nedenle hastanın hekim kararı ile taburcu edilmesi halinde aile isteği ile yatışın devamlılığının mümkün olamayacağı ve ilgili birimlerle (sosyal hizmetler v.s.) irtibat sağlanarak hastanın taburcu edilmesi gerekmekte ve ayrıca tıbbi tedavisi tamamlanan ve evde de rutin tedavisi yapılabilen hasta evde bakım hizmeti konusunda gerekli danışmanlık hizmeti verilerek taburcu edilebilmektedir.
10/3/2005 tarih ve 25751 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Evde Bakım Hizmetleri Sunumu Hakknda Yönetmeliğinin 8 inci maddesinde “Merkezler, özel hukuk tüzel kişiler ve gerçek kişilerce müstakil olarak açılıp işletilebilirler. Birimler ise, 9/3/2000 tarihli ve 23988 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Ayakta Teşhis ve Tedavi Yapılan Özel Sağlık Kuruluşları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre açılan merkezler, poliklinikler ile özel hastaneler mevzuatı uyarınca ruhsatlandıran özel hastaneler bünyesinde açılabilir. Mevzuatında halka sağlık hizmeti sunumu ile ilgili düzenleme yer alan kamu kurum ve kuruluşları ile kamu hastaneleri, bu Yönetmelik kapsamında evde bakım hizmeti verebilirler.” hükmü çerçevesinde sağlık kuruluşuna ilave hekim istihdamı olmamak kaydı ile bünyesinde Evde Bakım Hizmeti vermek için birim açılabilmektedir.
Belediyeler tarafından sunulan sağlık hizmetleri de Sağlık Uygulama Tebliğine göre resmi sağlık kurumunda yer aldığından, belediyeler Evde Bakım Hizmetleri Sunumu Hakkında Yönetmelik kapsamında evde sağlık, evde bakım ve rehabilitasyon hizmeti verebileceği değerlendirilmektedir.